Sıtma, Plasmodium cinsi parazitlerin neden olduğu, başta Sahra Altı Afrika olmak üzere Asya ve Güney Amerika’da yaygın görülen ciddi bir bulaşıcı hastalıktır. Dünya Sağlık Örgütü’ne (DSÖ) göre 2022 yılında 249 milyon sıtma vakası bildirilmiş ve 608 bin ölüm gerçekleşmiştir.
DSÖ tarafından 2007 yılında sıtma hastalığının kontrol altına alınması için küresel bir çerçeve belirlenmiş ve 25 Nisan “Dünya Sıtma Günü” olarak kabul edilmiştir. Hastalığın etkeni Plasmodium falciparum, P. vivax, P. ovale, P. malariae ve nadiren P. knowlesi türleridir. Bulaş, paraziti taşıyan dişi Anofel sivrisineklerinin sokmasıyla gerçekleşmektedir
Sıtma yüksek ateş, titreme, terleme, baş, kas ve karın ağrıları, bulantı ve kusma gibi belirtilerle kendini gösterir. Ciddi olgularda sinir sistemi belirtileri, solunum sıkıntısı, dalak büyümesi, metabolik asidoz ve çoklu organ yetmezliği gelişebilir. Mikroskobik inceleme (kan yayması) ve hızlı tanı testleri (RDT) ile tanısı konur. Tedavi; etken türe, hastalığın şiddetine ve bölgedeki ilaca direnç durumuna göre artemisinin bazlı kombinasyon tedavileri (ACT) veya klorokin gibi ilaçlarla yapılır.
Ülkemizde 2012 yılından bu yana yalnızca yurt dışından taşınan sıtma vakaları rapor edilmektedir. Ancak, ülkemizin subtropikal iklim kuşağında bulunması, Anophel cinsi sivrisineklerin varlığı, iklim değişikliği ve artan göç gibi faktörler yerli sıtma vakalarının yeniden ortaya çıkma riskini artırmaktadır. Özellikle sıtmanın yaygın olduğu bölgelerden gelen veya buralara seyahat eden kişilerin Türkiye’ye gelişlerinde ateş veya benzeri belirtiler göstermeleri durumunda sıtma açısından değerlendirilmesi önemlidir.
Sıtma hastalığından korunmak için;
HASUDER Bulaşıcı Hastalıklar Grubu adına Uzm.Dr. Aysun Aras tarafından hazırlanmıştır.
Kaynaklar: